1 Ekim 2014 Çarşamba | By: YeniAy M.

Direniş






UYARI: Kitap hakkında bilgi içerdiğini unutmayınız.

İNSANLIK VE LUXENLER ARASINDAKİ SAVAŞTA ARUMLARIN TARAFI NE OLACAK?

Vay canına! Köken kitabını okuduktan sonra ne kadar zaman geçti hatırımda değil, inanın! Sanırım aşağı yukarı bir sene olmuş! Eh, elbette ki Lux serisinin yeni kitabını sürekli gözleyenlerdendim. Fakat, ne yalan söyleyeyim, öyle internette ne zaman çıkacak diye özel bir takibim de olmadı. İnanın bana bu şekilde yapmak daha iyi olabiliyor, aksi halde sabırsızlıktan çatlar durursunuz. Elbette, bu kitap gündeliğini açmama vesile olan bu inanılmaz, harika serinin bitmesi çok üzücü. Yine de her güzel şeyin sonu vardır. Böylece yeni güzelliklere yelken açabilelim. ;)

Gelelim kitabımızın tanımına ve bol bol SPOILER dediğimiz OYUNBOZAN BİLGİLER'e! Biliyorsunuz, benim huyum böyledir. Ne var ne yok her şeyi yazarım. Tabii ki de ufak tefek ayrıntıları yazmamaya özen gösteriyorum. Tamam, tamam, bundan böyle çok daha az oyunbozan koyarak yazacağım tanıtımları. Haklısınız, sonra zevki kaçıyor, değil mi? ;) Ama bu, serilerin ilk kitaplar için geçerli olacak, şimdilik! :D :D :D

Bizim D kardeşleri ve Katy'i bir evde, saklanırken bırakmıştık. Hatırlarsanız eğer bir gece ansızın Luxenler gelmişti. D kardeşler, kendilerinden geçmiş bir şekilde yeni gelen Luxenlerin yanına koşmuşlar ve bizim Katy ile hamile Beth'i, Archer ve Luc ile baş başa bırakmış durumdalar. Katy ve Bethy, son derece sıkıntılı durumda. Zira uzunca süredir sevdiklerinden haber alamıyorlar. Hamile kızımızın da durumu çok belirsiz diyebiliriz. Yani, sonuçta hiç biri melez hamileliği konusunda uzman değil. Melezler hasta olmaz ama bu kız olağan hamile kadınların tüm belirtilerini gösteriyor; kusmak ve mide bulantısı gibi. Bu bir insan için olağan, ama melez için de öyle mi?

Katy, herkesin bildiği ama kendisinin bilmediği bu hamilelik konusunu ve hamile kızımızın kötü durumunu görünce gerekli bazı şeylerin alınması gerektiği konusunda kökenleri ikna edip, Arhcer ile markete gidiyorlar. Lakin, elbette, daha malzemeleri alamadan onlarca Luxen, markete dalıyor ve herkesi öldürüyor. Dahası DNA'ları olağandışı bir hızla asimile ederek insan formlarına kavuşuyorlar. Böyle yaptıkları her insan ölüyor. Archer, Katy'i de alıp kaçmak istese de Katy, Daemon'ı hissedince geri döner ve onu görür. Ama o, bir anda gözden kaybolur. Katy, Dawson ile burun buruna gelir ve onun tarafından kaynak ile vurularak kaçırılır. Aslında bunu yapmasa idi başka bir Luxen onu öldürecektir. Ve biliyoruz ki melezler ölür ise onu mutasyona uğratan Luxen de ölür!

Katy, kendine geldiğinde Daemon, Dawson ve Dee'nin kötü muamelesi ve düzinelerce Luxen'in soğukluğu ile yüz yüze gelmek zorunda kalır. Yine de bu kız, onlar için yenidir ve Daemon ile bağ yüzünden, komutanları, kızın, şimdilik, yaşamasına izin verir. Sadi ismindeki, Daemon'ın Sadist dediği, dişi bir Luxen de, sürekli onun ve Daemon'ın etrafında dolaşmaktadır. D kardeşler, ellerinde olmadan buraya gelmişlerdir, ama aslında fırsatını bulup gitmek niyetindedirler. Fakat Dee bir sorundur. Çünkü o, kendisini onlara kaptırmış, onlarla aşırı bir bağlantı kurmuştur. Aslında bu, Luxenlere has bir durumdur. Direniş zordur. Fakat Daemon ve Dawson gibi, insanlarla özel bağı olan, Luxenler bu direnişi sergileyebilmektedirler.

Komutanları, D kardeşlere inanmış gibi görünse de aslında inanmamıştır ve kendi tertibi vardır. Oğlanların sakladıklarını, özellikle de Katy geldikten sonra, öğrenmeyi başaran Sadi, tüm bilgisini anlatmış, onları tertipleri için kullanma kararı almışlardır. Fakat Katy, hepsini uyarmayı başardıklarında çatışmaya girerler ama özel askeri timler gelince, aleyhlerine olan durum lehlerine çevrilir. Hepsi de AMETİS gözlülerdir, yani KÖKEN ASKERLER. Nancy'yi hatırlarsanız eğer, bizimkilere karşı büyük kin ve öfke içinde olduğunu tahmin ederiniz. Ne de köken kitabının sonlarında pek de hoş ayrılmamışlardı.

Askeri üsse gittiklerinde onları Luc ve Archer karşılar. Las Vegas'da olanlardan sonra üst yetkililer Diadolos'a ve deneylerine son verir. Yüksek rütbeli bir asker, onlara koruma sözü verir. Nancy ise Luc'un ellerindedir, zira köken bebeklerin yok edilmesi emredildiği halde bunu yapmamış, saklamıştır. Luc da çocukların nerede tutulduğunu öğrenmiş, onları yok etmekle tehdit ettiği için Nancy, Luc ne derse yapar olmuştur.

Hükümetin bir tertibi vardır. Özel bir bomba ile, Luxenlerin işgal ettikleri şehirleri, onlardan temizleyebilecektir. Fakat şöyle bir sorun vardır. Luxenler ile birlikte tüm köken ve melezler de ölçektir. Ayrıca kalp hastalığı gibi rahatsızlıkları olan kişilerde. Elektrik gibi ihtiyaçlar onlarca yıl karşılanamayacak, ilkel çağlara geri döndüreceklerdir. Yan etkiler, devletleri için yıkıcı, masumlar için ölümcül olacağı için, Katy ve diğerleri başka bir tertip yaparlar; Arumlar!

Arumlar, Luxenler ile nasıl savaşacaklarını çok iyi bilmektedir ve sayıları dünya da binlerle ifade edilmektedir. Fakat dünyaya gelen Luxenler bu bilgiye vakıf değillerdir. Varlıklarını bildikleri Arumlar ile nasıl savaşacaklarını bilmediklerinden dezavantajlı durumdadırlar. Fakat bir sorun vardır, Arumlar nerede? İstila başladığından beri hepsi ortalıktan kaybolmuştur. Luc, Hunter isimli bir Arum ile bağlantıya geçerek Katy, Daemon ve Archer'ın liderlerine gitmesini sağlar.

Arum liderlerini ikna etmek? Luxenler ile savaşmak? Dee'yi Luxenlerin içinden çıkartıp yeniden kazanmak? Hamile Beth? Luxenlere yardım eden Kökenler? Bir sürü sorun, yapılması gereken bir sürü iş! Bizimkiler DİRENİŞ ile hikayeye noktayı koyuyor ama sonunda kendi mutlu sonlarını yazmaya devam edebilecekler mi? İşte, hepsini Lux serisinin bu son kitabı ile öğreneceksiniz.
Jennifer L. Armentrout, sen harika bir yazarsın! Bize, böyle güzel bir seri yazdığın için teşekkür ederiz! Seviliyorsun! :)

Kitap hakkındaki genel görüşüm: Öncelikle söylemem gerekir ki kitabı bitirdiğimde, bazı ayrıntıların öylesine geçiştirildiğini düşündüm. Örneğin, Köken kitabında Luc, adamlardan serumu almak için büyük risklere girdi. Neden? Bir insan kızın hayatını kurtarmak için mi? Kızın durumu ile ilgili kitabın sonunda şöyle bir bilgi verip geçmiş. Belki olay, Luc'u konuya dahil edip, desteğini bizimkilere sağlaması içindi ama zayıf bir durum olmamış mı böyle geçiştirip, önemsiz bir şeymiş gibi yazmak? Sanki, yazar, önce başka bir şey düşünmüş de kitabı yazarken fikrinden cayıp böyle küçük bir bilgi ile açıklama getirip, mantıksızlıktan kaçınmış gibi. Ama olmamış işte!
Hunter, aynı düşündüğüm gibi, bu kitapta bizlere katıldı. Sevindim. :) Luc ile ilgili de bağımsız bir roman bekliyorum, aynı Hunter gibi. Çünkü bu oğlanın yaşamı hakkında o kadar çok az bilgi ve kopukluk var ki! Örneğin, üsten nasıl kaçtı? Archer ile nasıl tanıştı etti falan?( Archer ikinci nesil köken olduğu için, onu kaçıran belki o dur.) Kitabın sonunda 11 aylık bir süre geçiyor, ve o da yeniden ortaya çıkıyor ama neler yaptı etti muamma? Sanırım yazar, onun hakkında bir şey yazacak, yoksa niye sır yapsın oğlanı kitaplarında? :) Bekleriz, bekler! ;)

Bu arada Blake ölmemiştir diye düşünüyordum, ölmüş be! Çıkmadı burada karşımıza. :D Ve maalesef, Beth'in durumu Katy'de tekrar etmedi, tüh be! Neyse :)

He, diğer kitaplarda olduğu gibi kahkahalara boğulmadım ama bir iki güldüğüm nokta oldu. Olsun abla, bu da iyi. :)

Sormadan geçemem! Kitap da Katy'e, gündeliğinde tanıtması için yayıncıların kitap gönderdiğini okuduk. Nerede böyle bir dünya? Bize de göndersenize! Nasıl da imrendim, bilebilirsiniz! ;)
Kitap Okuma Önerisi:  Serinin son kitabı, siz bilirsiniz. :)

Puan: 10/9
Kitap Fiyatı: 22
KARAKTERLER




 Lotho. Arumların lideri. Tam bir zır deli. Bedeninde opal işlenmiş bir şekilde geziyor. Gerçekten de son derece, ama son derece, güçlü bir Arum. Daemon bile, onunla savaşmaya kalksa, işlerin çok çirkin bir duruma gireceğini kabul ediyor. Hem de sadece küçük bir güç gösterisinden sonra! Tüm Arumlar bu adamın ağzına bakıyor, çok sadıklar. (Lee Pace geldi aklıma hemen! Gayet güzel! :) )


Sadi. Roland isimli komutan Luxenlinin sağ kolu. Daemon için onun ismi Sadist. Zira gerçekten de ismine göre hareket ediyor. Ömrü uzun olmayacak ama nefret edeceğiniz bir karakter olacak. Ama söylemedi demeyin, göründüğü kişi değil! ;)