16 Şubat 2015 Pazartesi | By: YeniAy M.

Çağdaş Bilimler Işığında Oğuz Kağan Destanı




UYARI: Kitap hakkında bilgi içerdiğini unutmayınız.

Oğuz Kağan Destanına bir de bu şekilde bakın!


KÜNYE

Yazar: Kolektif (Çoklu Yazar Desteği)
Yayıncı: Kripto
Sayfa: 288
Baskı Yılı: 2014

Bir süredir Oğuz Kağan hakkında kitap almak istiyordum. Onun hakkında ve yaşamı hakkında bilgi edinmek istiyordum. Nitekim bir sürü de kitap mevcuttu. Ama destanı internetten okuduğum zaman kitapların da ne kadar bilgi verebileceği konusunda şüpheye düştüm ve bir süre daha bekledim. İyi ki de beklemişim, çok şükür Rabb'ime, kripto yayınlarının çıkardığı kitabı gördüm. Tanıtımına falan baktığımda, dedim "Benim istediğim tarzda bir şey galiba". Geçen hafta kitabı temin ettim ve pazar gecesi bitirdim. Genelde sonda yazdığım'genel yorum'u  en başta yazacağım.

Kitap, kesinlikle umduğumdan daha fazla çıktı. Aldım ama 'acaba?' diye içimde bir şüphe vardı. Umduğum gibi çıkmamasından endişelendim ama yersizmiş. Daha en başta umutlarımın ötesinde bilgi sundu. Hatta hiç bakmadığım, bilmediğim noktalardan da destan ve Oğuz Kağan incelenmiş; mitoloji kısmı ilginçti. :) Kitap bitti ama keşke daha fazla olsaydı da okusaydım, diye düşünüyorum. Tatmin seviyesi en üstte! 

Ama ne yalan söyleyeyim son bölümü biraz sıkıcı geldi. Sosyolojik ve Psikolojik bölümler destanın kendisinden ziyade destan ve mitolojilerin toplum üzerinde etkisi kısmına odaklanmış ve aslında bize son derece harika, bilhassa alanım  olan sosyoloji bölümü, bilgiler sunmuş ama dediğim gibi son bölüm biraz baydı. Belki inatla bitireceğim diye uğraş vermenin getirdiği yorgunluktan da kaynaklanmış olabilir. Bir kez daha adam akıllı okumam gerekir son kısmı. :)

Kitapta en ilgi çekici bölümlerden biri; Hz. Zülkarneyn bölümü(7.ci bölüm) ve Oğuz  Kağan'ın yayıldığı coğrafya ve ülkeler hakkındaki incelemelerdi. Muhakkak ki farklı alanların incelemeleri sonucunda ve tabii olarak destan üzerindeki hakimiyetlerine göre yazarlar arasında bazı konularda (Oğuz isminin manası gibi) mutabakata varılamamış olabiliyor ama önemli olan o kısımlar değil. Tüm görüşler verilmiş, aklınıza en yatkın olan bilgiyi kabul edersiniz zaten.

Benim en sevdiğim yedinci bölümden (Murat Tanrıkulu) bazı bilgileri yazmak isterim.

Yazarların hepsi en çok şu konuda hemfikir; Oğuz Kağan tarihte şu kişiler olabilir; Hz. Zülkarneyn(gerçi bu kişi üzerinde duran bir tek bu yazar), Mete Han ve Alp Er Tonga'dır. Yazar da bu kişilerin neden olabileceği, altında yatan nedenlerle birlikte bizlere sunmuş. Fakat yazara göre Mete Han olma durumu, destana bakıldığında diğer ikisinden çok daha zayıf ihtimaldir, zira "Her ne kadar zaman dilimi örtüşüyor gibi görünse de Büyük Hun Devletinin ve Oğuz Kağan'ın sefer düzenlediği coğrafyalar uyuşmamaktadır."

Yazara göre Hz. Zülkarneyn ve Alp Er Tonga arasında da en kuvvetle ihtimal Hz. Zülkarneyn'in Oğuz Kağan olduğu yönündedir, zira " Tüm peygamberlere bir takım mucizeler verilmiştir ve Oğuz Kağan'ın doğumu da olağanüstülükle doludur. Diğer yandan tüm peygamberlerde olduğu gibi 'ilahi' bir ışık olan 'nur' işlenmektedir. Oğuz'a yol gösteren kurt, gökten inen bir ışıkla gelmiştir; hanımlarından biri gene ışıkla ortaya çıkmıştır. Dört bir yana elçiler gönderip, emirler vermesi ve itaat beklemesi nübüvvete(peygamberliğe) uygun bir uygulamadır. İtaat etmeyenlerle amansız bir savaşa girmiştir. Destanın sonunda da 'Çok savaşlar yaptım, Gök Tanrı'ya borcumu ödedim.' sözleriyle bu savaşların Tanrı adına yapıldığını (cihat) beyan eder ve Gök Tanrı'ya borcunu ödediğini belirtir."

Ayrıca Oğuz Kağan'ın boynuzlu miğfer giymiş olarak resmedilmesi ve Zülkarneyn isminin çift boynuzlu manaya geldiği konunun ilgilileri tarafından da bilinen bir şeydir. 

Oğuz Kağan'ın hakimiyet kurduğu bölgelere baktığımızda karşımıza şöyle bir tablo çıkmaktadır: 
İlk itaat edenlerden biri Altun Kağan. Oğuz'a bir çok altın, mücevher vb. şey gönderiyor. Çok zengin bir ülke(kağanına bu yüzden altın kağan deniyor.)  Bu bölgenin ÇİN bölgesi olduğu görüşü hakim. Zira destanda "SAĞ TARAFINDA ALTUN KAĞAN VARDI..." Sağ yanından kastı doğu-batı olarak tabir edilen bir ifade gereği DOĞU bölgesidir. Bildiğiniz üzere doğu, bizim sağ tarafımıza denk düşer. 

Yine "SOL YANINDA DA URUM KAĞAN vardı." Soldan kasıt da BATI bölgesi. Belki fark edememişsinizdir; URUM Anadolu'nun eski adı olan RUM'dur. Yani Diyar-ı Rum (yunan kökenli rumlardan bahsetmiyoruz). Burada CERMEN halklarıyla da savaşa tutuşmuş olması pektabiidir zira araştırmalar URAL-ALTAY kavimleri ile çok eski bir temasa işaret eden unsurlar bulmuştur... Bu kağan itaat etmeyince ordusuyla üzerine yürüdü ve İTİL MÜREN adındaki denize vararak buradaki kara bir dağın yanında savaşa tutuştular. Burası aslında Avrupa'nın en uzun nehri; İdil, İtil veya Volga nehri olarak anılır ve 3500 kmdir. Valday Tepelerinde doğar ve Hazar denizine dökülür. DENİZ'E benzetilen yer ya aşağı mecralarda oldukça genişleyen bölgesi ya da denize döküldüğü alan. 

Oğuz Kağan'ın sevdiği ALACA ATI BUZ DAĞI olarak tabir edilen, tepesinde donlar vs. olan bir dağa kaçar. Onu getiren ere de KARLUK ismi verilir. Bu bölgede Kafkas ya da Ağrı Dağı. Zira itil geçiliyor ve hazar denizinin batısından güneyine, Anadolu ve Azerbaycan gidiliyor. Bu yönde 5000 metrenin üzerinde tepesi karlar ile kaplı olan tek dağ bu ikisidir. Burada ÇÜRÇET isimli bir halk ile savaşılıyor. Burası Çin Kuzey'inde yer alan bir bölge. Eskiden Türkler ve Moğollar burada yaşayanlara ÇÜRÇET veya ÇÜRÇÜT diye seslenirmiş. Burası Amur Dağının güneyi, Lio Irmağının kuzeyi, Sira (sarı) müren havzası, Ulanqota şehrinin altı. Çin kayıtlarında burası 'çorak toparklar' olarak geçer ve destanda da tam olarak bu şekilde betimlenir. 

Sonra destana göre, Hint, Suriye ve Tangut bölgelerine yürümüş. Yani Anadolu, Mezopatamya ve Akdeniz bölgelerini de ele geçiriyor. Hindistanı da unutmayalım. 

cenupta Barkan diye bir yere de gidiliyor.  Zengin bir yer. Burası çok sıcak ve halkının çehresinin kara olduğu bir yer.  Kağanının adı MASAR. Buranın, siyahların da yaşadığı ve halkının esmer tenli olduğu(bize nazaran daha esmerler) ve kağanın isminin çağrışımına göre MISIR olabilir. Bunu destekleyen bazı araştırma-incelemelere de değiniyor ama buraya yazmayacağım artık. 

Bu ve sayısız inceleme-araştırma ile Oğuz Kağan'a ve destana farklı gözle bakıp, kökler hakkında ve toplum üzerine etkisi hakkında aydınlanacağınızı söyleyebilirim. Konunun ilgilisi iseniz pişman olmayacaksınız.

Kitap Okuma Önerisi:  Pişman olmazsınız.

Puan: 10/10


Kitap Fiyatı: 12,5 TL