4 Ağustos 2015 Salı | By: YeniAy M.

Sahte Domuz Gribi, Sahte Gıdalar







UYARI: Kitap hakkında ayrıntılı bilgi içerebileceğini unutmayınız!

ÜSTÜN IRK YARATMA - DÜNYA NÜFUSUNU AZALTMA PROJELERİ

KÜNYE

Yazar: F. William Engdahl
Yayıncı: Bilim+Gönül Yayınları
Sayfa: 185
Baskı Yılı: 2009

A Haber'de Ergün Diler'in Cumartesi akşamı yayınlanan YazBoz isimli programını izlerken bu yazarı tanıdım. Kitaplarını vs. araştırıp birkaçını listeme attım. Bu, okuduğum ilk kitabı. Şimdiden uyarayım, bu kitap komple kuramı vs. değildir. Bilimsel ve gerçek belgelere dayanan şeylerdir.

Kitabın ismi ve başlığı, içerik hakkında hatırı sayılır bilgiler veriyor zaten ama içerik konusunda daha fazla bilgi vermek istiyorum. Çünkü bunlar çok önemli şeyler. Doğrusu oldukça geniş içerikli bilgiler verdiğinden nasıl toparlayıp küçük bir özet çıkartsam size bilemedim. Deneyeceğim. İkiye bölelim; aşılar ve gıdalar.

SALGIN HASTALIKLAR VE AŞI TEDAVİLERİ (Domuz-Kuş Gribi)

2005 yıllarında, Dünya Kuş Gribi alarmı verdi. Göçmen kuşlara bulana ölümcül bir virüs, göç yolundaki ülkelerdeki kanatlı hayvanlara ve oradan da temas ettiğinde insanlara bulaşarak kitlesel ölümlere sebep verebilecek (mutasyona uğrayıp) kadar tehlikeli olduğu iddiası ile korku dalgası yayıldı.

Aşı üreticileri de hemen böyle bir virüse karşı tedavi amaçlı aşı ürettiklerini açıklamaya başladı. Bunların ilki ve başında Tamiflu isimli bir ilaç vardı. Öyle ki deli gibi depolanmaya başlandı. Hatırlayanlar varsa ülkemizde de aşıya tonla para verilmesi ve kullanılması ile ilgili ciddi tartışmalar çıkmıştı. İlaç ABD Savunma Bakanı Rumsfeld'in eski şirketi Gilead Sciences'a ait.  Şirket bu aşı sayesinde sayısız milyon dolarlar kazandı.

Millet tam rahatladı derken bu sefer de 2009 yılında Meksika'nın Vera Curz eyaletinin küçük bir kasabasında Kuş Gribine benzerlik gösteren, başka bir grip vak'ası görüldü; Domuz Gribi.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) birkaç ay içerisinde FAZ 6 seviyesine çıkartıp, salgın hastalık olarak dünyaya duyurdu. Hali ile para kazanmaya hevesli aşı şirketleri hemen devreye girip, aşı ürettiklerini; önleyici ve koruyucu olduklarını iddia ettikleri, tam manası ile denetlenmemiş, ciddi yan etkileri ile insanlara zarar veren, koruma-önleme işlemini dahi yapmayan aşıları hemen piyasaya sürüp yine sayısız milyonlar kazandı. Sorun şuydu ki bahsi geçen Domuz Gribi vak'asının belirtileri, sıradan griplerden farklı değildi. Ayrıca hiçbir bilimsel otorite, bu virüsü resmedememiş, kimyasallarını ayrıştıramamış ve özellikleri belirlenememiştir. Hali ile insan merak ediyor; panzehir için zehir gereklidir. Aşı için de düstur aynıdır. Virüs alınır, gerekli işlemlerden geçirilir ve kullanılır. Maddesel olarak hiçbir lab da tespit edip, elinize alamadığınız, gözünüzle göremediğiniz bir virüse karşı nasıl aşı ürettiniz? Ve nasıl olası mutasyonları için şimdiden hazırlıklara başlayıp patent alıyorsunuz? Onu da geçtim, nasıl olur da görüp koklayamadığın bir virüsün varlığından haberdarsın? 

İşin özü, Domuz Gribi vak'ası, bahsi geçen yerdeki fabrika çiftçiliği haline getirilmiş bir domuz çiftliği artıklarının yarattığı mikropsal bir hastalıktır. Nitekim bu olay patlak vermeden önce de yerli halk rahatsızlıklardan ve kirlilikten şikayetçiydi; protestolar yapmaktaydılar. 

Fabrika Çiftçiliği, daracık yerlerde hayvanları kıpırdamaya dahi izin vermedikleri bölmelerde tutulması, ağır ilaçlarla vs. beslenerek hem olası hastalıklardan korunması hem de hızlı gelişmesi ile üretimi arttırmadır.... Domuzlar yetişkin bir insanın 3 katı atık üretir ve bahsi geçen ilaçlı beslenme ile bu atıklar ağır hastalıklara gebe bırakan çevre kirliliğine yol açmaktadır. İnsanlar bu yüzden hastalanmaktadır. Tahmin edersiniz ki hükümetler bu adamları hep koruyor.

Aşılardan kaynaklanan bir yan etki-ölüm halinde şirketlerin hiçbir yasal sorumlulukları yok; dava açamıyorsunuz! 

ABD'de bildiğimiz gripten her yıl on binlerce insan ölüyor; bahsi geçen kuş ve domuz gribi vak'asının oldukça üzerinde bir ölüm oranıdır ama kimse salgın var deyip panik yapmıyor, değil mi?

Aşılar, söz konusu hastalıkların kendisinden daha tehlikeli ve ölümcüldür.

Bu virüsler, 1918 salgını (ispanyol gribi) yeniden dirilterek oluşturulmaktadır ki bu grip dahi ABD'den aşılanan genç askerler aracılığı ile yayılmıştır.

GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ GIDALAR (GDO)

Gates, Rockefeller gibi vakıfların bilhassa desteklediği; nüfus azaltma gibi amaçları olan oldukça öldürücü, tehlikeli bir projedir; GDO.

Biyo-teknoloji ismiyle şirin gösterilmeye çalışılan gdo, kısırlık, sakatlık gibi olaylara sebep verilmektedir. ABD'nin gıda piyasasının %70'i GDO'lu ürünlerdir. Ürünlerin üzerinde gdo'lu ya da değil diye bir ibare konmasının zorunlu olmadığına dair bir yasa çıkartılınca insanlar ne yediklerini bilememektedirler. Ayrıca tohumların uzun dönem etkilerini araştırma vs. de yasak. Bağımsız araştırmacılar, başka ülkelerde bunu yapıyor ve yukarıda bahsettiğim olaylara sebebiyet verildiği tespit edilmiştir.

Ready Up ürününün tohumu ve böcek ilacı bu zararların en başındaki üründür. Sahibi Monsanto şirketidir. Zaten GDO'LU tohumlar ürün vermede doğal olanlara nazaran daha düşük verimlidir ve öldürücüdür. Bunlar tespit edilmiş belgelenmiş verilerdir.

Şu ana kadar mısır, soya, mısır darısı, pamuk tohumu'nun ve şeker kamışının gdo'su vardır.

Açık konuşmak gerekirse herkes bu kitabı okumalı ve konuları araştırmalı ve gereken tepkiyi vermeli ama bilhassa devlet yetkilileri bu kitabı okuyarak bir şeyler yapmalı ve tohum ithalatı vs gdo'su olan ürünlerin ithalatını yasaklatıp, böcek ilaçları konusunda da ciddi kısıtlamalar vs. getirmeleri gerekmektedir. 

Bildiğiniz zehir yiyoruz!

Ayrıca bu GDO'Lu ürünlerin belli süre tüketiminden sonra Morgellon Hastalığı denen garip bir hastalık ortaya çıkıyor. ABD'de yıllardır bu vakalar görünmekte. İçinizden bir şeyler yürüdüğünü, akıp gittiğini hissettiğiniz; mavi siyah vs. renklerde liflerin çıktığı cins bir hastalık. Bu liflerin, gdo yapımında kullanılan zehirli bir mantar türüne ait olduğu ortaya çıkmıştır!



Bunar ip vs. değil. Bahsettiğim bedenden çıkan liflerin ta kendisi.


Puan: 10/10

Kitap Fiyatı: 15 TL