UYARI: Kitap hakkında bilgi içerdiğini unutmayınız.
"O bir Kelt idi ve erkekler, onun için korkutucuydu!"
KÜNYE
Yazar: Virginia Henley
Yayıncı: Olimpos Yayınları
Sayfa: 464
Karşımızda tarihi bir roman var. Jane, anneannesi tarafından; eski druid kültürüne göre yetiştirilmiş bir genç kızdı ve kanında akan bu kan, ona ve en küçük erkek kardeşine bazı özel güçler vermiştir; hayvanlarla anlaşabilmek, geleceği görmek, şifa yeteneği gibi... Jane'in kendisinden başka bir çok erkek ve kız kardeşi vardır ve seyis olan erkek kardeşi dışında hepsi evli ve çocukludur. Babası ve kardeşleri, Jane'i de evlendirmek istese de ne anneannesi buna yanaşıyordu ne de Jane; çünkü genç kızımız erkekleri oldukça korkutucu ve kaba bulmaktadır. Lakin ormanda karşılaştığı yeşil gözlü vaşak'ın daha sonra rüyasında bir erkeğe dönüşmesinden ve o erkeğin de kalenin yeni lordu olarak gelen İngiliz Lynx olduğunu görmesi ile şaşkına döner ve onu kendine tehdit görür ama Lynx, varis istemektedir ve bunun için de genç kızı kullanacaktır.
Kitabı okurken, William Wallace döneminde olduğumuzu gördüm. İskoç-İngiliz savaşları arasında dönen siyasi entrikaya ve savaşlara değindiği kısımları sıkıcı bulduğumu söylemem lazım. Tarihi sevmeme rağmen, ilgimi çekmedi. Ayrıca İskoç soylularının çoğunun da amma dönek ve hain olduğunu -yeniden- görmüş oldum. Tamam, kitap kurgu ama o dönemin tarihi gerçekleri ile paralel bir şekilde işlenmiş. Yani sonuçta hepimiz Cesur Yürek filmini izledik; adamlar mevcut feodal düzenin getirilerinin rahatlığını kaybetmemek adına kendi halkına ve ülkesine ihanet edebiliyor. Kitapta, sonradan İskoçya Kralı olmuş Robert Bruce da mevcut ve bu adamın nasıl İngiliz Kralına bağlılık edip, hizmet ettiğini görüyoruz. Ama ülkesine sevgi beslese de kral olmak için, işbirliği yaptığını görüyoruz. Biz buna her yerde ve herkes için "hainlik" diyoruz. Neyse, tarihlerine çok vakıf değilim, bu yüzden kitaptaki gibi mi gelişti cidden, bilmiyorum ama öyle ise İskoçya'nın neden bağımsız olmadığını görebiliyorum; soyluları yüzünden. Gerçi Robert, sonra kral olunca, bağımsızlığı kazanmış tarihte. Sanırım köprüyü geçene kadar ayıya dayı demenin daha az zarar verici olacağına karar vermiş, olabilir. Kısaca adamların tarihi kafamı allak bullak ediyor, bir garip yöntemleri var. Yarım yamalak bilmekten de kaynaklanıyor olabilir bu kafamın allaklığı. Neyse. Konuyu saptırdım baya.
Yazarın akışkanlığı yerinde, anlatımı hoş. Sıkılmadan-yukarıda bahsettiğim kısım hariç- okuyorsunuz. Jane ve Lynx arasındaki ilişkinin nasıl gelişeceğini merak ederek okudum ama aslında kurgu iyi olmasına rağmen, benim arzu ettiğim şekilde işlenmediği için üzüldüm. Fakat yazar, Jane'i bu kadar hızlı teslim etmese iyi olurdu; az biraz direnç görseydik de biz de eğlenseydik. Genel olarak, kitabın kelime hatalarını saymazsak, kitap fena değildi. Biraz daha bizi merakta bırakacak şeylere yer verilebilirdi ama bu hali ile de yeterince iyi. Aşk ve savaş konuları birbirine yakın bir seviyede işlenmiş olduğunu göz önüne alın ve ona göre kitabı okuyun. Yani %80-90 romantiklik var, diyemem. %60-40 şeklinde. Neyse, tamamen okuyucunun zevki meselesi. :D
Gerçi bana göre bu kitap 'çok satan' olabilecek kapasiteye sahip değil ama Amerika'da olmuş galiba. Veya yazar öyle bir yazar...
Yayıncı: Olimpos Yayınları
Sayfa: 464
Baskı Yılı: 2015
Kral Edward Plantagenet'ın en güvendiği savaşçılardan olan Lynx de Warenne, Dumfries Kalesi'ni işgal eder. Önceleri elinden evini aldığı dikbaşlı genç kız Jane Leslie'den gittikçe daha çok şey isteyecektir. Kraliyet varisi olmak için yanıp tutuşan Lynx, Jane'e yıldırım bir birliktelik teklif eder. İskoç geleneklerine göre bu yıldırım birliktelikte erkek ve kadın yasalara uygun bir şekilde beraber olabilir, bir sene ve bir gün sonra ise çift ayrılabilir veya evlenebilir. Bu birliktelikten doğan çocuklar ise yasal sayılırdı.Savaş meydanında korkusuzluğuyla nam salmış Lynx, âşık olmaktan korkuyordu. Yine de Jane yavaşça onun kalbini çaldı.
Karşımızda tarihi bir roman var. Jane, anneannesi tarafından; eski druid kültürüne göre yetiştirilmiş bir genç kızdı ve kanında akan bu kan, ona ve en küçük erkek kardeşine bazı özel güçler vermiştir; hayvanlarla anlaşabilmek, geleceği görmek, şifa yeteneği gibi... Jane'in kendisinden başka bir çok erkek ve kız kardeşi vardır ve seyis olan erkek kardeşi dışında hepsi evli ve çocukludur. Babası ve kardeşleri, Jane'i de evlendirmek istese de ne anneannesi buna yanaşıyordu ne de Jane; çünkü genç kızımız erkekleri oldukça korkutucu ve kaba bulmaktadır. Lakin ormanda karşılaştığı yeşil gözlü vaşak'ın daha sonra rüyasında bir erkeğe dönüşmesinden ve o erkeğin de kalenin yeni lordu olarak gelen İngiliz Lynx olduğunu görmesi ile şaşkına döner ve onu kendine tehdit görür ama Lynx, varis istemektedir ve bunun için de genç kızı kullanacaktır.
Kitabı okurken, William Wallace döneminde olduğumuzu gördüm. İskoç-İngiliz savaşları arasında dönen siyasi entrikaya ve savaşlara değindiği kısımları sıkıcı bulduğumu söylemem lazım. Tarihi sevmeme rağmen, ilgimi çekmedi. Ayrıca İskoç soylularının çoğunun da amma dönek ve hain olduğunu -yeniden- görmüş oldum. Tamam, kitap kurgu ama o dönemin tarihi gerçekleri ile paralel bir şekilde işlenmiş. Yani sonuçta hepimiz Cesur Yürek filmini izledik; adamlar mevcut feodal düzenin getirilerinin rahatlığını kaybetmemek adına kendi halkına ve ülkesine ihanet edebiliyor. Kitapta, sonradan İskoçya Kralı olmuş Robert Bruce da mevcut ve bu adamın nasıl İngiliz Kralına bağlılık edip, hizmet ettiğini görüyoruz. Ama ülkesine sevgi beslese de kral olmak için, işbirliği yaptığını görüyoruz. Biz buna her yerde ve herkes için "hainlik" diyoruz. Neyse, tarihlerine çok vakıf değilim, bu yüzden kitaptaki gibi mi gelişti cidden, bilmiyorum ama öyle ise İskoçya'nın neden bağımsız olmadığını görebiliyorum; soyluları yüzünden. Gerçi Robert, sonra kral olunca, bağımsızlığı kazanmış tarihte. Sanırım köprüyü geçene kadar ayıya dayı demenin daha az zarar verici olacağına karar vermiş, olabilir. Kısaca adamların tarihi kafamı allak bullak ediyor, bir garip yöntemleri var. Yarım yamalak bilmekten de kaynaklanıyor olabilir bu kafamın allaklığı. Neyse. Konuyu saptırdım baya.
Yazarın akışkanlığı yerinde, anlatımı hoş. Sıkılmadan-yukarıda bahsettiğim kısım hariç- okuyorsunuz. Jane ve Lynx arasındaki ilişkinin nasıl gelişeceğini merak ederek okudum ama aslında kurgu iyi olmasına rağmen, benim arzu ettiğim şekilde işlenmediği için üzüldüm. Fakat yazar, Jane'i bu kadar hızlı teslim etmese iyi olurdu; az biraz direnç görseydik de biz de eğlenseydik. Genel olarak, kitabın kelime hatalarını saymazsak, kitap fena değildi. Biraz daha bizi merakta bırakacak şeylere yer verilebilirdi ama bu hali ile de yeterince iyi. Aşk ve savaş konuları birbirine yakın bir seviyede işlenmiş olduğunu göz önüne alın ve ona göre kitabı okuyun. Yani %80-90 romantiklik var, diyemem. %60-40 şeklinde. Neyse, tamamen okuyucunun zevki meselesi. :D
Gerçi bana göre bu kitap 'çok satan' olabilecek kapasiteye sahip değil ama Amerika'da olmuş galiba. Veya yazar öyle bir yazar...
Puan: 10/8
Kitap Fiyatı: 22 TL
Kitap Fiyatı: 22 TL
0 yorum:
Yorum Gönder