16 Ekim 2013 Çarşamba | By: YeniAy M.

Bir Geyşa'nın Anıları

 
 UYARI: Kitap hakkında bilgi içerdiğini unutmayınız.
 

Geyşa dünyasına hiç girdiniz mi? Günümüzde yok olmuş bir dünyayı tecrübe etmek istiyorsanız eğer, muhakkak bu kitabı okuyun.

 
 
İkinci dünya savaşının önceki yıllarında, Japonya'nın bir balıkçı köyünde yaşayan Chiyo'nun yaşamını konu alan bir kitap. Ama öylesine bir hayattan bahsetmiyoruz. Chiyo, annesi, babası ve ablası ile fakir bir ailedir ama annesinin ölümünden sonra hayatı tamamen değişecektir. 
 
Babası iki kız kardeşi para karşılığında, oranın zengini olan Bay Tanaka isimdinde birine satar. İki kız kardeş oradan oraya sürüklenirken, en azından birlikte olacaklarını düşünürken, ayrılırlar. Çünkü ablası istenilen ölçütlere uygun bir kız değildir. Ablasının nereye gittiğini, kendisinin de nereye gideceğini bilmeden bir evde bulur kendini. Odasından hiç çıkmayan yaşlı bir kadın, otoriter bir patroniçe ve yardımcısı ile evin para kazandıran kızı olan ünlü bir Geyşa kız... Bir Geyşa olması için satılmıştır ve Geyşa evi olarak da anlayacağımız bir okiyaya getirilmiştir. Orada "Balkabağı" ismini taktığı kendi yaşıtlarında bir kızla birlikte, Geyşa okuluna gidip eğitim alacaktır ama burada durmak istememektedir. Ablasını da bulup, kaçmak istemektedir. Ama kıza maddi olarak harcama yapan evin sahibesi, kızı göndermeye niyet etmez. Ancak bir geyşa olup, onun için harcanan parayı karşılar ise gitmekte serbest olabilecektir. Zaten Chiyo'nun da bir özelliği vardır. Masmavi gözlere sahiptir. Bu özelliği ve kızın güzelliği, evin geyşası olan Hatsumomo'nun hiç hoşuna gitmez. Kendisi yaşlandıkça, bu kız güzelleşecektir. Kızı kendisine rakip gördüğü için evden gitmesini istemektedir. Bunun için de ablasının yerini söyler.
 
Ablası Satsuna bir geneleve satılmıştır. Ablası ile anlaşan Chiyo kaçmak için tertip düzenlerler ama Chiyo kaçarken çatıdan düşer ve yaralanır. Bu da yakalanmasına sebep olur. Satsuna kaçmıştır ve bir daha da onu görmeyecektir. Bir okiyayadan kaçmak utanç kabul edildiğinden Chiyo'nun Geyşa eğitimine son verilir. Bundan böyle evin hizmetini görecektir. Artık evine dönmek için hiçbir umudu olmayan Chiyo, ağlarken karşılaştığı bir adama aşık olur. Bir şirketin başkanı olan ve kendisinin de "Başkan" olarak çağırdığı adam, kızımıza bir amaç verir. Aşık olduğu adamı yeniden görmek ve ona ulaşabilmek için Chiyo Geyşa olmaya karar verir. Ama aşması gereken bir sorun vardır. Okiyayanın sahibesinin iznini alması gerek ve şimdilik buna niyetli değildir.
 
Bir Geyşa asla fahişelik yapamaz. Orada burada erkekler ile gönül ilişkisi kurup birlikte olamaz. Yaparsa adı lekelenir. Ucuz kadın değildir. Geyşalık bir sanattır. Hatsumomo bu kuralı biraz çiğner ve Chiyo buna şahitlik olur. Evin sahibesi de bunu öğrenince çılgına döner ama Hatsumomo intikamını kızdan alır. Zira onun ihbar ettiğini düşünmektedir. Bir gün Hatsumomo'nun en büyük rakibi ve en gözde geyşa olan Mameha'ın kimonasını lekeler ve bunu Chiyonun üzerine atar. Birkaç gün sonra okiyaya gelen Mameha gelir. Bir isteği vardır. Chiyo'nun Geyşalık eğitimini üstlenecektir. Sahibeyi ikna etmeyi başardıktan sonra artık Chiyo, Mameha'nın öğretmenliği eşliğinde Geyşalık eğitimine başlar. Artık ismi Sayuri'dir.
 
Sayuri büyüdükçe güzelleşir, güzelleştikçe de ilgi çekici olmaya başlar. Eğitiminde de çok yol kat eden Sayri, Hatsumomo için gerçek bir rakip olmuştur ve kadın önünü kesmek için de çeşitli oyunlara başvurur. Bu sırada bir sumo güşeri maçında Başkan ile tekrar karşılaşan Sayuri için çok heyecan verici bir an olmuştur. Ama elbette ki çocukken karşılaşmış olduğu kızı, başkanımız tanımaz(O göze sahip bir çocuk nasıl hatırlanmaz be arkadaş!). Bu Sayuri için hayal kırıklığıdır. Kızımızın bundan sonraki amacı ona olabildiğince yakın olmak ve kendisini fark ettirmektir. Ama istediği gibi olmaz. Sürüyle terslik ortaya çıkar.
 
Günün birinde bir Geyşa için dönüm noktasından biri olan "mizuage" gelir çatar. Bu bir Geyşa için özel bir andır. Acemi bir geyşanın, geyşa olma merasimi gibi bir şeydir. Aslında biraz rahatsız edici bir şey. Çünkü bir yere toplanan erkekler, kızın bekaretine sahip olmak için açık arttırma yaparlar. Sayuri bu açık arttırmanın başkanın da katılmasının ve kazanmasını ister ama arzu ettiği sonuç olmaz. Bundan sonrası ise ikinci dünya savaşının başlaması, ülkesinin işgali ve benzeri ek sorunlar ile zaten küçükken alt üst olan hayatının yeniden altüst olması ile kitap devam etmekte. Kızımız Nobu-San'dan kurtulacak mı? Başkanın gönlünü çalacak mı? Bunlar güzel sorular. :)
 
Kitap hakkındaki genel görüşüm: Kullanılan dil, konu ve konunun işleniş şekli harika! Gerçek bir hayat hikayesini romanlaştırılmış hali duruyor karşımızda. Geyşa dünyası gözler önünde! Yazar çok başarılı bir çalışma yapmış. Tekrar tekrar okuyup, sıkılmayacağım ender kitaplardan biridir. Her defasında heyecan verici.
 
 
Kitap önerisi: Almazsanız çok şey kaçırırsınız.

Puan: 10/10

Kitap Fiyatı: 28 (idefix ve d&r'den daha ucuza bulabilirsiniz. İki kitap birden alırsanız, en azından kargo fiyatıyla daha uygun olur, bence. :) )

KARAKTERLER

 
Sayuri, küçük yaşta bir Geyşa evine satılan ve ileride çok ünlü olan bir Geyşa'dır. Geyşa olmasının arzusunda yatan şey Başkan ismini taktığı, aşık olduğu bir adam ama işin özünde Geyşa olmaktan başka çaresi yoktu. Masmavi gözleri onun en büyük özelliğidir. :)
 
 
Hatsumomo Sayuri gelmeden önce gayet rahattı. Dönemin en ünlü geyşalarından biridir ama son derece kıskanç ve haset bir kadın ama güzel. Sanırım elinde tek sahip olduğun şey "bu" olunca, onu kaybetmemek için elinden geleni yapıyorsun. Kızı da anlıyorum.
 
 
Mameha döneminin en ünlü Geyşa'dır. Öyle ki kendine ait bir beyi bile vardır. Aslında bizim "kapatma" dediğimiz bir durumu var. Zengin bir Japon adam kendisine ev almış, tüm ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Mameha da sadece ona hizmet eder, aşk yaşar. Bir Geyşa için en büyük başarı budur. Sayuri'nin öğretmeni ve arkadaşıdır. Ayrıca Hatsumomo ile çocukluk arkadaşı ve rakiplerdir.